Yeter artık polis çağırcam!
ABD’deki okul baskınlarında ellerindeki ağır silahlarla okulları tarayan saldırganların hemen hemen hepsinin şiddet yüklü bilgisayar oyunları oynadıkları duyurulur olay sonrasında. Bireysel silahlanmanın önlenmesi için akabinde kampanyalar başlatılır. Televizyon programlarında çocukların zihinsel ve bedensel gelişimlerini korumak için program başlamadan uyarılar yapılır, yaş sınırları konulur. 18 yaş altındaki her vatandaş devlet tarafından sağlık sigortası kapsamına alınır, korunur. Çocuklar çiçeğidir insanlığımızın, batan gemiden en önce kurtarılası.
Gezi Direnişinde tanıştık biz o güzelim 90 kuşağıyla. “Bunlar mı devrim yapacak?” diyerek hakir gördüğümüz o EMO’ların GTA oynayarak direnmeyi öğrenebileceklerini akıl edemedik. Batan gemiden atlamak şöyle dursun, gemiyi kurtarmanın peşindeydi hepsi. Zihinsel ve bedensel gelişimlerini tamamlamış gencecik ruhlar, sabahlara kadar direndiler o koca barikatların ardında. Ellerinde ellerinden büyük cep telefonlarıyla yepyeni bir direniş biçimi geliştirdiler, ablaları ağabeyleri alfabelik çocuk ettiler. Taksim’de dolaşıyor ve rahatsız ediyor hayaletleri birilerini hala. Güvenliklerini sağlamakla yükümlü polis gücünün, düşmanlarına saldırır gibi kendilerine saldırdığını görünce de şöyle yazdılar gerçek ve sanal duvarlara: Yeter artık, polis çağıracağım!
16 yaşında bir delikanlı aldı eline megafonu bir konuşma yaptı. Cumhurbaşkanına hakaret ettiği gerekçesiyle okul müdürünün odasına çağrılarak gözaltına alındı sonra. Şiddet içerikli oyunları çok oynamış, halkın güvenliğinden sorumlu birimin amirleri emri yerine getirmiş olmanın huzuru içinde uyudular o gece. Oradan oraya sürülme tehlikeleri ortadan kalkmıştı. Çocukları ertesi sabah yine kendi okuluna gidebilecekti. Bireysel silahlanma önlenmeliydi, bir kez daha iman ettik.
Eli silahlı adamlar artık gündüz vakti okul basıyor Küçük Amerika’da. Gemiyi önce fareler terk ediyor. Şiddet yüklü oyunlar oynanıyor en yükseklerde. İyi seçilmiş bireylerin ellerine verilen silahlarla kitlesel bir silahlanma ağı, yeni bir kolluk kuvveti yaratılıyor. O silahların namlusu hep halkın evlatlarının ensesinde. Yeter artık, polis çağıracağım!
Vía Erkan’s Field Diary http://ift.tt/1Do4eE4
Filed under: Uncategorized
No comments:
Post a Comment